Güçlü olmak dengeyle ilgili

 
Güçlü olmak dengeyle ilgili Güçlü olmak dengeyle ilgili

Senaryoda en çok ilgimi çeken de bu konumlandırmalar oldu. . Songül, Hayriye, Medine üçlüsünü bağırlarına bastılar. Toplumun her kesiminden insanın bağ kurup özdeşleşebileceği dünyalar yaratıldı. ) Etiketlendiklerim önüme düşüyor, okuyorum gördüklerimi. Bu da mesleğinizle olan bağınızla ilgili çok şey anlatıyor. ",. Tabii ki bunda özel kanal sayısıyla birlikte projelerin sayısının az olmasının da etkisi vardı. Aşağıda konumlananların gözünden yukarıdakileri görüyoruz. Bu, onun hafızalara kazınan sayısız rolünden yalnızca biri. Eskiden sosyal medya mı vardı. ‘AMAZONLAR GİBİ SAVAŞTIK’- İkizleriniz Aylin ve Leyla yaşam mücadelesinin daha başında zorlu evreleri atlatmayı başarmış bireyler. Yaşadığımız ülkede her şey o kadar zor ki bazı şeylerin de kolay hallolmasını istiyorsunuz. Büyümelerinin her anına eşlik etmek istiyorum. Ancak yapılan işlerin içeriklerinin de niteliklerinin de seviyesi oldukça yukarıdaydı. Siz kendisiyle benzerlikler gördünüz mü?Evet kendimi bazı konularda güçlü buluyorum ama hayat bazen sizi mecbur bırakır ya güçlü olmaya o zamanlar pek hoşuma gitmiyor açıkçası. - Songül çok güçlü bir kadın. Güçlü olmak bu unsurları dengede tutarak daha mümkün geliyor bana. Yıllar içinde yaşamın içinden o kadar çok kadınla sohbet etme şansım oldu ki bu konuyla ilgili. Binlerce insanın motivasyonu, ilham kaynağı olmak benim için tarifsiz mutluluk ve doyum kaynağı. Devam etme gücümün büyük bir kısmını seyirciden alıyorum. Seyircinin bundan çok hoşlandığını düşünüyorum. Bazen çocukları da oyuna, kulise, turneye götürdüm. Ruhsal ve fiziksel olarak sağlıklı bireyler olarak devam etmelerine çok yardımcı olacaktır. 90’LAR TABİİ Kİ- Hem 90lı yıllarda hem 2000lerin başında hem de günümüz yapımlarında rol almış biri olarak içerik, konu ve samimiyet açısından bir kıyaslama yapacak olursanız hangi dönemi öne çıkarırsınız?90ları ön plana çıkarırım çünkü 90ların sonu 2000lerin başı, içerik ve dizilerin süreleri açısından daha gerçek ve samimiydi. - Zorlu bir doğum süreci yaşamıştınız ama sonrasında hızlıca sahnelere ve ekranlara döndünüz. Koşullara uyum sağlama becerisi yani “rezilyans”. Aslında koşullar belirledi o dönem işlerin gidişatını. Zaten bildiğim tek şey oyunculuk, başka ne yapabilirim ki? Emekliliği de yok oyunculuğun, sağlığım yerinde olduğu sürece sevdiğim işlerin içinde olacağım inşallah. - Kirli Sepeti ülkemizdeki dizi formatını tamamen tersyüz eden bir senaryoya sahip. Tiyatroya ara vermedim, saat olarak daha rahat. (Gülüyor. Yaşamda esnek ve dayanıklı olabilmelerini önemsiyorum daha çok. Anne olduktan sonra hangi işi yaparsanız yapın öncelikleriniz değişiyor. Bu açıdan doğuştan güçlü ve dirençli olduklarını söyleyebiliriz sanırım. Çoğu oyuncu birkaç sene ara verebilirdi ama siz tercih etmediniz. Rolünüzü oynarken bu da ayrı bir motivasyon kaynağı oluyor mu?Televizyon kariyerimde oynadığım karakterler tek başına var olmaya çalışan kadınları anlatmaya çalışmakla çok özdeşleşti. Aslında size, güçlü bir karakter olmasıyla benzediğini düşünüyorum. - Songülün öyküsü yaşamda tek başına var olan, olmaya çalışan kadınlar için de çok önemli. Gelen teklifler için de benim yeni anne olarak çalışma şartlarım belliydi. Galiba Songül gibi inatçıyım, en çok bu yönümüz benziyor. Bir anlamda hayattaki figüranların başrol olduğu bir dizi. Senaryo, oyuncu seçimleri ve yönetmen isimlerine de bakarsanız çok efsane kadrolarla efsane işler çıkarıldığını görebilirsiniz. Son dönemde gördüğüm en komik yorum şuydu: “Yeter artık lütfen Ayça Bingöl’e fakir rolleri oynatmayın. Ayça Bingöl bugünlerde “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak pazar akşamları televizyon ekranlarında karşımıza çıkıyor. Bir yandan çalışıp bir yandan annelik yapmak zor. Bu bağlamda anlaşabildiğim yapımcılarla ve sevdiğim senaryolarda çalıştım. Yaptıkça yapabilme gücünüz ve kendinize olan inancınız artıyor. EN GÜLDÜREN YORUM- Sosyal medyada hakkınızda yazılanları ne kadar okuyorsunuz? Hakkınızda yazılan en ilginç veya sizi en çok güldüren yorum nedir?Çok okumam, öyle bir alışkanlığım yok. ",Rol verdiği karakterler, yer aldığı öykülerle kadınlara esin olan Ayça Bingöl şimdi “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak ekranlarda. Ancak biz burada esas aşağıdakilerin hayat mücadelelerini, dertlerini, maceralarını, aşklarını ve yukarıdakilerle iç içe geçmiş ilişkilerini izliyoruz. Artık yeterrrr!!!”BİLDİĞİM TEK ŞEY OYUNCULUK- Oyunculuk mesleğinde kendini ispat etmek ve yer edinmek mutlaka zorlu süreçler. . Bugüne kadar çoğu senaryoda yukardakilerin hikâyesi ana aks olarak akarken aşağıdakileri yan hikâye unsuru olarak izledik. Hem izleyiciye yaşattığı duygular, verdiği mesajlar hem de kişisel yaşam öyküsüyle “Güçlü kadın” tanımlamasının altını sonuna kadar dolduran Bingöl ile ekrandan yaşama doğru keyifli bir sohbet yaptık. Biraz daha rahatladım; çünkü büyüdüler; okulları, kendi sosyal yaşantıları var. Bir şekilde hallettik, kolay olduğunu söyleyemem. Peki onları yaşamda güçlü olmaları için nasıl yetiştiriyorsunuz?Ben ve kızlar, Amazonlar gibi savaştık o süreçlerde. Siz ne zaman Ben bu mesleği yapabiliyorum galiba dediniz kendinize?İstikrarla uzun maratonlar koşmayı başarabildiğimden sanırım. Daha az iş, daha çok aile ve çocuklar. Şimdi sekiz yaşında oldular.

Güçlü olmak dengeyle ilgili

Bugüne kadar çoğu senaryoda yukardakilerin hikâyesi ana aks olarak akarken aşağıdakileri yan hikâye unsuru olarak izledik. Tiyatroya ara vermedim, saat olarak daha rahat. Songül, Hayriye, Medine üçlüsünü bağırlarına bastılar. Senaryo, oyuncu seçimleri ve yönetmen isimlerine de bakarsanız çok efsane kadrolarla efsane işler çıkarıldığını görebilirsiniz. Eskiden sosyal medya mı vardı. Seyircinin bundan çok hoşlandığını düşünüyorum. Bu, onun hafızalara kazınan sayısız rolünden yalnızca biri. Yaşamda esnek ve dayanıklı olabilmelerini önemsiyorum daha çok. Yaptıkça yapabilme gücünüz ve kendinize olan inancınız artıyor. Bazen çocukları da oyuna, kulise, turneye götürdüm. ) Etiketlendiklerim önüme düşüyor, okuyorum gördüklerimi. Peki onları yaşamda güçlü olmaları için nasıl yetiştiriyorsunuz?Ben ve kızlar, Amazonlar gibi savaştık o süreçlerde. Binlerce insanın motivasyonu, ilham kaynağı olmak benim için tarifsiz mutluluk ve doyum kaynağı. . - Songülün öyküsü yaşamda tek başına var olan, olmaya çalışan kadınlar için de çok önemli. Siz ne zaman Ben bu mesleği yapabiliyorum galiba dediniz kendinize?İstikrarla uzun maratonlar koşmayı başarabildiğimden sanırım. Galiba Songül gibi inatçıyım, en çok bu yönümüz benziyor. - Songül çok güçlü bir kadın. Senaryoda en çok ilgimi çeken de bu konumlandırmalar oldu. ",. Aslında size, güçlü bir karakter olmasıyla benzediğini düşünüyorum. Tabii ki bunda özel kanal sayısıyla birlikte projelerin sayısının az olmasının da etkisi vardı. Biraz daha rahatladım; çünkü büyüdüler; okulları, kendi sosyal yaşantıları var. Şimdi sekiz yaşında oldular. Anne olduktan sonra hangi işi yaparsanız yapın öncelikleriniz değişiyor. Bir şekilde hallettik, kolay olduğunu söyleyemem. Güçlü olmak bu unsurları dengede tutarak daha mümkün geliyor bana. Bu da mesleğinizle olan bağınızla ilgili çok şey anlatıyor. Çoğu oyuncu birkaç sene ara verebilirdi ama siz tercih etmediniz. Bir yandan çalışıp bir yandan annelik yapmak zor. Aşağıda konumlananların gözünden yukarıdakileri görüyoruz. Hem izleyiciye yaşattığı duygular, verdiği mesajlar hem de kişisel yaşam öyküsüyle “Güçlü kadın” tanımlamasının altını sonuna kadar dolduran Bingöl ile ekrandan yaşama doğru keyifli bir sohbet yaptık. Koşullara uyum sağlama becerisi yani “rezilyans”. 90’LAR TABİİ Kİ- Hem 90lı yıllarda hem 2000lerin başında hem de günümüz yapımlarında rol almış biri olarak içerik, konu ve samimiyet açısından bir kıyaslama yapacak olursanız hangi dönemi öne çıkarırsınız?90ları ön plana çıkarırım çünkü 90ların sonu 2000lerin başı, içerik ve dizilerin süreleri açısından daha gerçek ve samimiydi. Zaten bildiğim tek şey oyunculuk, başka ne yapabilirim ki? Emekliliği de yok oyunculuğun, sağlığım yerinde olduğu sürece sevdiğim işlerin içinde olacağım inşallah. Daha az iş, daha çok aile ve çocuklar. Son dönemde gördüğüm en komik yorum şuydu: “Yeter artık lütfen Ayça Bingöl’e fakir rolleri oynatmayın. Yaşadığımız ülkede her şey o kadar zor ki bazı şeylerin de kolay hallolmasını istiyorsunuz. Ancak biz burada esas aşağıdakilerin hayat mücadelelerini, dertlerini, maceralarını, aşklarını ve yukarıdakilerle iç içe geçmiş ilişkilerini izliyoruz. Büyümelerinin her anına eşlik etmek istiyorum. EN GÜLDÜREN YORUM- Sosyal medyada hakkınızda yazılanları ne kadar okuyorsunuz? Hakkınızda yazılan en ilginç veya sizi en çok güldüren yorum nedir?Çok okumam, öyle bir alışkanlığım yok. Yıllar içinde yaşamın içinden o kadar çok kadınla sohbet etme şansım oldu ki bu konuyla ilgili. Gelen teklifler için de benim yeni anne olarak çalışma şartlarım belliydi. - Zorlu bir doğum süreci yaşamıştınız ama sonrasında hızlıca sahnelere ve ekranlara döndünüz. - Kirli Sepeti ülkemizdeki dizi formatını tamamen tersyüz eden bir senaryoya sahip. Rolünüzü oynarken bu da ayrı bir motivasyon kaynağı oluyor mu?Televizyon kariyerimde oynadığım karakterler tek başına var olmaya çalışan kadınları anlatmaya çalışmakla çok özdeşleşti. Bu açıdan doğuştan güçlü ve dirençli olduklarını söyleyebiliriz sanırım. Artık yeterrrr!!!”BİLDİĞİM TEK ŞEY OYUNCULUK- Oyunculuk mesleğinde kendini ispat etmek ve yer edinmek mutlaka zorlu süreçler. Ancak yapılan işlerin içeriklerinin de niteliklerinin de seviyesi oldukça yukarıdaydı. Ruhsal ve fiziksel olarak sağlıklı bireyler olarak devam etmelerine çok yardımcı olacaktır. (Gülüyor. . ‘AMAZONLAR GİBİ SAVAŞTIK’- İkizleriniz Aylin ve Leyla yaşam mücadelesinin daha başında zorlu evreleri atlatmayı başarmış bireyler. Bu bağlamda anlaşabildiğim yapımcılarla ve sevdiğim senaryolarda çalıştım. Toplumun her kesiminden insanın bağ kurup özdeşleşebileceği dünyalar yaratıldı. Devam etme gücümün büyük bir kısmını seyirciden alıyorum. Bir anlamda hayattaki figüranların başrol olduğu bir dizi. ",Rol verdiği karakterler, yer aldığı öykülerle kadınlara esin olan Ayça Bingöl şimdi “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak ekranlarda. Ayça Bingöl bugünlerde “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak pazar akşamları televizyon ekranlarında karşımıza çıkıyor. Siz kendisiyle benzerlikler gördünüz mü?Evet kendimi bazı konularda güçlü buluyorum ama hayat bazen sizi mecbur bırakır ya güçlü olmaya o zamanlar pek hoşuma gitmiyor açıkçası. Aslında koşullar belirledi o dönem işlerin gidişatını.