Daha eşit ve kapsayıcı kentler mümkün!

 
Daha eşit ve kapsayıcı kentler mümkün! Daha eşit ve kapsayıcı kentler mümkün!

Oysa ki, afetlerin felaketlere dönüşüp dönüşmemesi toplumların gelişmişlik düzeylerine ve afetlere hazırlık seviyelerine bağlı. Hatta, afetlerin büyük bir bölümü felaketlere dönüşüyor. . Afetler ve krizler çağındayız. Bilinenin aksine, “doğal afet” diye bir şey yok. Buna bağlı olarak, mahalle ölçeğinde kadın örgütlenmesini ve kadın liderliğini güçlendirmeliyiz. Bir diğer deyişle, dünya genelinde afetlerin daha biri bitmeden yenisi ile karşı karşıya kalıyoruz. Unutmayalım ki, daha eşit bir dünya yerelden ve yerinden başlar. Ülke olarak afetlere hazırlıklı olmadığımıza ve kentlerimizin dirençsizliğine hep birlikte şahit oluyoruz. Afetlerin etkilerini -daha afet oluşmadan önce- azaltmak da mümkün. Değişen ve gelişen koşullarda kentlerin dirençliliğini ve kapsayıcılığını mahallelerden başlatmalıyız. Afetlerin her türlüsünün hem sayısının hem de etkisinin arttığı dönemlerdeyiz.

Daha eşit ve kapsayıcı kentler mümkün!

Afetler ve krizler çağındayız. Oysa ki, afetlerin felaketlere dönüşüp dönüşmemesi toplumların gelişmişlik düzeylerine ve afetlere hazırlık seviyelerine bağlı. Bir diğer deyişle, dünya genelinde afetlerin daha biri bitmeden yenisi ile karşı karşıya kalıyoruz. Ülke olarak afetlere hazırlıklı olmadığımıza ve kentlerimizin dirençsizliğine hep birlikte şahit oluyoruz. Afetlerin her türlüsünün hem sayısının hem de etkisinin arttığı dönemlerdeyiz. . Bilinenin aksine, “doğal afet” diye bir şey yok. Buna bağlı olarak, mahalle ölçeğinde kadın örgütlenmesini ve kadın liderliğini güçlendirmeliyiz. Hatta, afetlerin büyük bir bölümü felaketlere dönüşüyor. Unutmayalım ki, daha eşit bir dünya yerelden ve yerinden başlar. Afetlerin etkilerini -daha afet oluşmadan önce- azaltmak da mümkün. Değişen ve gelişen koşullarda kentlerin dirençliliğini ve kapsayıcılığını mahallelerden başlatmalıyız.